Yüksek tansiyon ve felç arasındaki ilişki. Kalp ve beyinin düşmanı: Hipertansiyon | Anadolu Sağlık Merkezi
A Yazı Tipi "Ülkemiz nüfusunun yüzde Hastalığın verdiği belki de en ağır zarar yüksek tansiyon ve felç arasındaki ilişki, inme felç. Bugün kanserden kalp hastalıklarına kadar birçok hastalık için inanılmaz yenilikler ortaya koyan tıp dünyası felci önleme ve tedavi etme konusundaki çaresizliğini Merck Sharp Dohme İlaçları Ltd.
MSD 'nin çıkardığı losartan etken maddeli ilaç ile yenmeyi başardı!
Şti'nin ilacı losartan'ın inme riskini azalttığını ortaya koyuyor. Hipertansiyon, bilimsel yayınlarda "sessiz katil" olarak da tanımlanan bir hastalıktır.
Hiçbir belirti vermeden, sinsi bir şekilde ilerleyerek vücutta ciddi hasara yol açabilmektedir. Belki de sadece bu yüzden birçok hipertansiyon hastası hipertansifler rahatsızlıklarının farkında olmadan hayatlarını hiçbir tedavi yöntemine başvurmaksızın sürdürmektedir.
Kalp ve beyinin düşmanı: Hipertansiyon Son güncellenme tarihi: 15 Ocak Yayınlanma tarihi: 16 Ekim okuyabilirsiniz. Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Kardiyoloji uzmanları özellikle kalp ve beyni tehdit eden bu rahatsızlığa karşı neler yapılabileceğini anlatıyor.
Yazık ki bu süre içinde de damarların içindeki kanın damar duvarına uyguladığı yüksek basınç, damarların ulaştığı her bölgede kişiye hissettirmeden, sinsi bir şekilde, çok ağır zararlar verebiliyor. Özellikle kalp, böbrek ve beyin başta olmak üzere birçok organ hipertansiyondan çok ciddi şekilde etkileniyor. İnme Nedir?
Teşhis edilemeyen veya kontrol altına alınamayan hipertansiyon sonucunda kalp krizi, böbreklerde diyaliz ihtiyacı oluşturabilecek hasarlar ortaya çıkarken, görme kaybına kadar varabilen tatsız sonuçlarla karşılaşılabiliyor. Bunların içinde en dramatik olanı ise beyne ulaşan damarlarda yırtılma veya beyin atardamarların hipertansiyon sonucu tıkanması ile ortaya çıkan inmedir.
Bu başarı hasta yararına dönüştüğünde sosyo ekonomik boyutta da yarar sağlanacaktır. En önemlisi, hayat boyu yatağa bağımlı hastaların ve bu hastalara bağımlı olarak yaşamak durumunda kalan hasta yakınlarının sayılarında ciddi bir azalma görülecektir.
